18 Ocak 2015 Pazar

GEZ GEZ BİTMEYECEK GİBİ GÖRÜNEN SANFRANCISCO TURUMUZA DEVAM- SAUSOLITO VE MUIR WOODS


Sausolito da bir meydan

Amerikada bizim için ilk olan araba kiralama işini başarıyla hallettikten sonra bir gün önce palnladığımız gezi planımızı uygulamaya başladık.

Niyetimiz Sausolito ile başlayıp  MuirWoods, Old Faithful Geyser ile devam edip Napa Valley ile kafamızda  çizdiğimiz parkuru  tamamlamak.

Evveeeettt ilk durak SAUSOLITO

Efendim bu Sausolito denilen yer SanFransiscoya yaklaşık yarım saat uzaklıkta sevimli, bizim kıyı kasabalarına benzeyen bir yerleşim merkezi. Sanfransiscodan 101 nolu karayolundan devam edip Golden Gate Köprüsü üzerinden geçiyorsunuz ve köprünün çıkışından sonra kuzeyde Sausolito yu görüyorsunuz

Aslında niyetimiz giderken önce arabayı Golden Gate girişinde park edip, bu muhteşem köprüde biraz yürümekti. Fakat köprüye geldiğimizde öyle bir sis vardı ki değil inmek acaba araba ile geçebilirmiyiz diye bir an düşündük. Neyse sis farlarını yaktık ve yavaş yavaş sis bulutunun içine girdik. Şöyle bir manzara düşünün. Bir arabanın içindesiniz . Etraf tamamen bembeyaz bir sis bulutu ile kaplı. Daha önce altından geçtiğiniz, zaten resimlerden de bildiğiniz, muhteşem çelik bir köprüde yerden 227 metre yükseklikte, hiçbir şey görmeden, sadece önünüzdeki arabanın belli belirsiz stop lambalarını takip etmeye çalışarak ilerliyorsunuz ve birden sislerin arasından köprünün devasa ayaklarını belli belirsiz görüyorsunuz. Etrafta sisin size yüklediği bir yalnızlık dıuygusu....İşte O muhteşem demir yığını köprüden geçerken bende kalan izler bunlar....Ve sonraaaa Sausolito....

Sausolito ilk bakışta deniz kenarında. sevimli bir kasaba havasında. Sanfransiscodan uzaklaşmadan kafa dinlemek isteyenlerin yaşadığı bir yer burası. 2010 yılında nufusu 7000 civarındaymış. Yüzölçümü ise 5.7 kmkare Aslında 4.7 km kare yaklaşık 1 km karesi sular altındaymış.

Hemen ilk gördüğümüz park yerine arabamızı park ettik ve yürümeye başladık. Sabah erken çıktığımız için kahvaltı edecek vaktimiz olmamıştı. Deniz kenarında güzel otantik bir kafe bulduk.İsmi CAFFE TUTTI. Eh Amerikada otantik kahvaltı olarak sonsuz bir seçenek yok zaten. Nerdeee bizim serpme kahvaltılarımız. Ya domuz sosisi ile minik doğrayıp kavurdukları patatesi ve omleti yiyeceksin ya outmeal ya bagel ile creamcheese veyaaaa pancake....Hemen bagel creamcheese ve reçelden oluşan kahvaltımızı istedik. Tabi ki yanında çay. Çay sallama ama demli çay bulma imkanı olmadığı için bu konuyu göz ardı ederek bir güzel kahvaltımızı ettik.

Evveeett klasik bir Amerikan kahvaltısı
Sonra başladık etrafı gezmeye...Dedim ya sakin bir kıyı kasabası.Etrafta butik oteller ve alışveriş edebileceğiniz dükkanlar var. Bizde etrafa bakınırken noel süsleri Amerikalıların deyimi ile ornament satan bir dükkan gördük Zeyneple "aaaaaa süper" diyerek içeri daldık ve yarım saat sonra Öznur neredeyse sürükleyerek bizi dışarı çıkardı. "Ooo siz böyle yaparsanız biz bir yer dolaşamayız'' diye de bir cümle ile durumumuzu vurguladı. " Tamam" dedik "haklısın hadi gidelim" Bu arada tabiki bir kaç süs aldık. Bana kalsa dükkanı alırdım o kadar severim bu süsleri satan yerleri...

Sausolito da bir meydan 

Sausolito sokakları


Bindik arabamıza veee Muir Woods a doğru yola koyulduk.

MUIR WOODS.....

Muir Woods içinde 1000 yıllık ağaçların özellikle de kızılçam ağaçlarının  bol olduğu bir orman.Ormandaki en yaşlı ağaç 1200 yaşında imiş. 

 Muir Woods a giriş ücreti yetişkinler için 7 dolar, 15 yaş altı çocuklar için ücretsiz. Florası çok iyi korunmuş ormanda bir sessizlik ve huzur hakim. Öyle ülkemizde bolca gördüğümüz piknik yapma, ağaçlara ip gerip salıncak sallama, cıyak cıyak çocuk sesi falan bulamazsınız. Ortam öyle sessiz ve sakin ki ister istemez yanuınızdaki ile konuşurken sizde alçak sesle konuşuyorsunuz o kadar yani. Hatta Catedral Grove Bölgesi diye bir bölge var mesela orada tabelalarda "Şu anda Catedral Grove Bölgesindesiniz, buradaki ağaçların huzura ihtiyacı var lütfen sessiz olun, parkı rahatsıuz etmeyin "şeklinde yazılar var. Ya da diyelim bir ağaç fırtınadan devrilmiş O ağacı da öylece muhafaza etmişler, devrildiği tarihi ve hangi fırtınada devrildiğini falan yazmışlar yanına koydukları tabelaya...Yaaaa bunları yazarken aklıma zeytın ağaçlarımız geldi futursuzca katledilen. Valla kader denilen şey tüm canlilar için geçerli. Umarsızca katledilen zeytin ağaçlarının tohumları rüzgarla Türkiyeye savrulup güzel ülkemde zeytin ağacı olmak yerine taaa Amerikalara savrulup oralarda büyüseydi hala yaşıyor olacaktı ....Yani böyle de bir çıkarım geldi aklıma işte...Neylersin kader....


Lütfen ağaçları rahatsız etmeyin !!!!!!!!!!!

Bin yıllık ağaçları tam boy fotoğraflamak benim imkanlarımla imkansızdı.....




Ağaçların kökleri de olduğu gibi korunmuş

Zamanla çesitli nednelerden devrilen ağaçlar da olduğu gübü korunuyor....

Etkileyici...
Biz kiraladığımız araba ile gittik Muir Woods'a. Aslında Sanfransiscodan 20 km uzaklıkta fakat öyle bir virajlı yolu var ki 45 dakikada zor gidiyor insan. Giderken sorun değil. Yolun sağ tarafındasınız ve sağ yanınız dağ. Giderken kızlar bunun bir de dönüşü var dediler ama benim umudum dönüşte başka bir yol vardır biraz uzak olsa da onu kullanırız şeklindeydi. Ne gaf ama.... Bu nedenle ormanı huzur ve huşu için de dolaştım.
Ağaçların ne kadar yaşlı olduğu buradan belli oluyor

Biraz sonra dönüş yolundaki viraj ve uçurumu bilmeyen biz bilsek böyle mutlu gülmezdik...

Amaaaa yokmuş başka bir yol. Aynı yoldan döndük. Bu sefer yolun öteki tarafındayız ve sağımız uçurum , sol tarafta karşıdan gelen arabalar, yol çok dar , virajlı ve virajlarda maalesef karşı tarafı göremiyorsunuz o kadar keskin virajlar yani. Biz 3 bayan 6 göz arabayı kullandık. Hayatımda ilk defa trafikte bu kadar çok korktum. Biraz sağa gitsem uçurumdan düşebiliriz, psikolojik olarak sola kaçıyorum bu sefer de karşıdan gelen araba ile kafa kafaya gelebilirim. Genelde hiç susmayan biz o yol boyunca hiç konuşmadan, ter sırtımızdan inerek 1 saatte geri döndük.

Şükürler olsun ki tek parça halinde :)

Old Faithful Geyser ve Napa Valley de bir sonraki  yazıya kalsın....

Okuyun ve takip edin bloğumu  lütfen...:)


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder